Makale

Makale

Saatleri Ayarlama Enstitüsü Romanına 21. Yüzyıl Değer ve Yargılarının Yansıması

Dünyada birçok yazar, gerek geçmiş ile gerekse günümüz ile ilgili derin analizler içeren, kitap karakterlerinin günümüz...

Makale

Nâzım Hikmet’in Şiir Anlayışı

Nâzım Hikmet Ran ya da Türkiye’den ayrıldıktan sonraki soyadı ile Nâzım Hikmet Borzecki. Nâzım Hikmet,...

Makale

Şiirin En Leyla Hali: Ahmed Arif

Yokluğun, cehennemin öbür adıdır Üşüyorum, kapama gözlerini Bugün, yukarıda yer alan güçlü dizelerin sahibini...

MakaleÖykü Kitabı

Halid Ziya Uşaklıgil’in Ölümünden Önce Yazdığı Son Eseri: İzmir Hikâyeleri

Servet-i Fünûn döneminin nesir ustası Halid Ziya Uşaklıgil 27 Mart 1945’te dünyaya veda etmiştir. Halid Ziya döneminde en çok...

MakaleTarih

Hasan Ali Yücel, Türk Aydınlanması

“Aklı, bilimi, insanın en yüksek kudretini hakir gör bakalım!Göz bağlayıcı ve büyücülükleriyle yalanın ruhundan medet...

Film İncelemesiMakale

Metin Erksan’ın “Geçmiş Zaman Elbiseleri”ndeki Sinematografik Üslûbu

Sinema ilk filmin 1895’te, ilk renkli filmin 1902’de yapıldığı zamandan  bugüne kadar sinemanın ne olduğu meselesi hep tartışma konusu olmuştur. Bu tartışmada sinema iki koldan gelişimini sürdürmüştür. Bunlardan birincisi, popüler sinema, piyasa filmi, ana akım sinema olarak bilinen Hollywood sineması gibi adlarla anılan bu sinemanın  temel amacı müşteridir. İlk hedefi para kazanmak olan bu filmler, izleyici sayısına önem verdiği gibi izleyiciyi yormamaya, rahatlatmaya ve düşündürtmemeye de önem verir. Bellli bir anlatı ve çekim kalıbı vardır ve bunun dışına çıkmayan filmler için bu kavramlar kullanılır. İkincisi ise sanat filmi, festival filmi, öteki sinema, Fransız Yeni Dalga sineması, auteur sineması gibi ana akım sinemanın tam karşısında duran ana akım dışı sinemanın amacı izleyici için film yapmak değil, izleyiciye film yapmaktır.

Yeni Dalga sinemasında  her  yönetmenin kendine  has bir üslûbu vardır.  Bu Yeni Dalga  sinema anlayışına göre mühim olan  filmin  yapımcısı, oyuncusu değil, yönetmenin kendisidir. Yönetmen kamerasının kadrajına hiçbir şekilde sınırlama getirilmez. Yönetmen, içkin ve aşkın sinematografik üslûbuyla  filmin  biricik  sahibi  tek ‘yaratıcı’sıdır. Bu çalışmada Ahmet Hamdi Tanpınar’ın 1939 yılında  yayımladığı ‘’Geçmiş Zaman Elbiseleri’’ adlı hikâyesini, Türkiye’de kendi sinemasının dilini oluşturan yazar yönetmenlerden biri  olarak kabul edilen  Metin Erksan’ın kadrajından okumak amaçlanmıştır. Hikaye ve filmin detaylı  bir  özeti  verildikten  sonra  hikâye  ve  filmden alıntılar yapılıp yönetmenin hayal dünyasında yarattığı imaj ile sinematografik üslûp olarak  kendi ölçülerine göre  yeniden  diktiği bu‘’Geçmiş Zaman Elbiseleri’’ni  ne  ölçüde  kendisinin  kılıp kılmadığı hikâye ile karşılaştırılarak sorgulanmıştır.

Makale

Tezer Özlü’nün “Yaşamın Ucuna Yolculuk” Adlı Yapıtına Psikanalitik Bir Bakış

Modern Türk edebiyatında varoluşçu felsefeyi esas alarak yazın dünyasını oluşturan Tezer Özlü, 1950 kuşağının aykırı...

İncelemeKitap İncelemesiMakaleRoman

Vurun Kahpeye Roman İncelemesi

1.Romanın Kimliği Vurun Kahpeye, Halide Edip’in ikinci romanıdır. Roman 1923 yılı sonlarında Akşam gazetesinde tefrika...

Makale

Geçmişten Günümüze Çocuk Edebiyatının Gelişim ve Değişim Serüveni

Çocuk edebiyatı eserleri sözlü geleneğin içinden doğmuştur. Halk edebiyatında olduğu gibi çocuk edebiyatında da sözlü eserler...

Makale

Romantizm Karşısında Beşir Fuad

Mektubat ve Romantizme Karşı Tutumu Argo- Dil- Üslûp Hususunda Yansımalar Evvel emirde birinci nokta hakkında mütâlaâtımı...