Sana başladım bugün avuçlarımı kanatarakHınçlı bir kelimeydin boğuyordun harfleriniOlsun dedim toprak çirkin hikâyeleri de çürütürAyrıcalıklı olmak için girdiğim sıradanKimsenin hatırlamadığı bir günde çıktımDüz de yürüsem ters de dünya peşimden koşuyorduUcuz…
Yazıların kategorisi: “Mahal Dergi 5. Sayı”
Söz, fikirlere ve hislere vücut bulma imkânı veren bir vasıtadır. Muallakta kalmaz. Bir ateşi söndürebilmesinin yanında, ateşten gömlekleri giymeye de sebebiyet verebilir. Susmak, kalbin sözüne fırsat tanımak; sevmek, ruhun yorgunluğunu…
Muazzez sessiz ve kendi halinde genç bir kadındı. İlçeye Karabağlar köyünden gelin gelmişti. Üç erkek, iki kız toplam beş kardeşin en küçüğüydü. Anası okuma yazma bilmez babası da ilkokul terkti.…
Yıl bin dokuz yüz seksen. Yaman bir kış. Kars’tan yola çıkan Doğu Ekspresi yorgunluğunu atan yaşlı beygirlerin burunlarından soluk alırken çıkardığı gürültülü sese benzer sesler çıkararak bütün istasyonlarda durdu. İstasyonda…
seni parçalara, parça zorlama şiirlerden ve yaşamlardan uzakta öylesine bir bakışla, sana bakmak ve ölmek arasında seni parçalara ayırmadan sevgilim, bütün olarak yutuyorum. bu sorudan çok bir varoluş mücadelesimazlumlar ve…
acımın karnında öfkeli zaman hurdası kireçli evlerin öfkesi kırık paslı insan tırnağında kırkını doldurmuş öfkeli küp bazen acı diyorum, acı..! içi kan dolu çakınca yanmayan kibrit notası gizli şehir ve şair çalıntı çantalarda şarkısıaşk…
Hayat, kör bıçak durgun bir su! Arzu, düşen yaprak kurumuş bir dere! Umut, batan güneş kayan bir yıldız! Hüzün, isli lamba öksüz bir çocuk! Ölüm, acı son gün artığı bir…
Teşekkürler Mahperi Hanım. Her şey yolunda mı demişsiniz son mektubunuzda. Evet tabii. Yolunda tüm herkes, her şey… Ben de kendim çıktım yine bir yola. İnsanın ruhu vücudunun en bitkin bölümü.…
Tümel olarak bir var olma gösterisi içindeyiz. Hep istediğimiz yerde bulunmak ve galiba yalnızca oraya ait olmak. Düzen dediğimiz aitsizlikse kimsenin eline bu tür imkanları vermiyor. Hep olmak istediğiniz yerin…
Öğleden sonra evden çıkıp Mehmed’in kahvesine gittim. Akşamdan çektiğim iki kadeh rakının etkisi hâlâ üzerimdeydi. Kafam müthiş bir şekilde ağrıyor ve bu ağrının hiç geçmeyeceğini düşünüyordum. Mehmed beni görünce yanıma…