İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Yazıların kategorisi: “Makale”

Yas, Destek ve Unutmak Üzerine

Yas: İnsanlar sadece kaybettiği birkaç yakınının değil, hayattaki rollerinin, belirli ideal geleceğinin, kaybettiği düzenli hayatının, evinin, hatıralarının, emeklerinin ve hayallerinin, olmasını öngördüğü her şeyin kaybının yasını tutuyor. Ve bu insanlar…

Yirminci Yüzyılın Son Çeyreğinde Fransız Edebiyatının Gelişimine Bir Bakış

*Bu metnin büyük bölümü, Bruno Blanckeman’ın makalesinden çevrilerek oluşturulmuştur. Geçtiğimiz yüzyılın son çeyreğinde yazın alanında çok çeşitli dönüşümlerin olduğunu söyleyemeyiz, fakat serbest bir şekilde yol alındığına tanık olabiliriz. 1977 yılında…

İskandinav Mitolojisinin Kaynakları, Tanrılar, Devler ve Savaşlar: İskandinav Mitlerine Bir Bakış

Giriş Dünya üzerinde yaşayan tüm milletler bir mit, efsane, destan üretmiştir. Buradaki ihtiyacın, insanları bir arada tutmak, bir amaca ve düşünceye hizmet ettirmek olduğu düşünülmektedir. Çünkü insan, yapısı gereği hem…

1984 ve 2084: Yüz Yılda Ne Değişti?

George Orwell’in 1984’ünü okuduğumda henüz on dokuz yaşımdaydım. Sonrasında insanlığa olan güvenim tamamen sarsılmıştı. Ama neden? Nasıl olur da bir kitap bütün güven duygusunu yerle bir edebilir? Belki bu tarzda…

Kierkegaard Felsefesinin Varoluşçuluk ve Edebiyat Üzerindeki Etkilerinin İncelenmesi

Özet: Bu çalışmada Soren Aabye Kierkegaard’ın hayatı, benlik ve varoluş üzerine düşünceleri, eserlerinde yer alan kavramlardan olan umutsuzluk, özgürlük, kaygı, pişmanlık ve teslimiyete yönelik bakış açısı ve insana yönelik çıkarımları…

Sansürlenen Ödüllü Bir İlk Roman “Issızlığın Ortası” ve Evreninde Geçen Meseleler

Mehmet Eroğlu, romanında bizi bir ıssızlığın, karanlığın, bilinmeyenin ve sessizliğin ve sesliliğin ortasında bırakır. Issızlığın Ortası, bir kayboluşun izini süren, okuyucusunu bu benlik kazanma mücadelesine ortak eden bir ilk roman…

Büyülü Gerçekçilik Ekseninde “Yüzyıllık Yalnızlık” ve “Sevgili Arsız Ölüm” Romanlarına Bir Bakış

Giriş Büyülü gerçekçilik terimi, ilk olarak Alman sanat eleştirmeni ve tarihçisi Franz Roh tarafından, dönemin Alman ressamlarının hayal ürünü, fantastik ve rüyamsı niteliğe sahip çalışmalarını anlatmak amacıyla kullanılmıştır. [1] Görüldüğü gibi…

Diego’ya Boyalı Mektuplar

Acıları fırçayla boyayan, özlemlere kalem çeken kadın, Frida Kahlo. Yirminci yüzyıl gibi yanlış bir çağa düşmüştü. Pişman olmuş muydu? Hiç sanmam. 6 Temmuz 1907 Meksikosuna uyanmıştı. 47 yıllık olağan dışı…