Bir çingenenin öptüğü çocuğun Yarasının kabuğu altında sakladığı karanfil  Eski bir sızıydı aramızda Ağzı lekeli...

eyvah yahut heyhat – ne diyeyim bilmem ki yeğenim dün soru sormayı bıraktı kabul etmeyip de ne yapayım hayat irin akan,...

Gülüşünde itidal kara parçaları  ve Afrika var fitil kokusu yayılıyor ellerinde bir de eriyen parçalar bazı kelimeler rutubetli...

Bir müzik duysam, bir yerlerim kırılsa fenaAydınlanmış yeryüzünde bir nokta kalsam bir defa.Çokça yalnızım belki de bulutlar...

Hudutlar çizilmiş kılıçla kanla Nice fidan göçmüş boş yere canla Tüm sulhlar sahtedir gel bunu anla Cellatlar baltaya tapar...

Dikenli ağıt çiçeklerindeniflah olmayan hüsranlarasanayi damgalı bulutlaryapıştıran endüstriyel bankerler debilsin ki lirik...

Çay üşür sevgilim aklında ayrılık gizlediysen Kaybetmeye alışkın ellerim Sırf aynı anıyı gördük diye burda olabiliriz ...

yirmi yedi çarpı üç yüz atmış beş kere yalan bu olmak istemediğim şehirlerde dik duruşum ah dilimde olmayan asalarla içimde...

bahçede kendi ile yaşıt bir ağacı vardı bir sürü de kedisi ağacı annesi kedileri sevdiği ilk kadın gibi severdi her gece...

ölmüş birinin geride bıraktığı put. imamlar ve cenazeler nasıl da bütünleşmiş böylesine. tabutun şiirden yapılmış olması...