Yazar: 18:30 Film İncelemesi, İnceleme

Senaryosu Bir Yapay Zekâ Tarafından Yazılan Kısa Film: Sunspring

Algoritmik Gerçeküstücülük Sinema ya da Sinema Rönesans’ı da diyebileceğimiz,  sinemanın bir tür yeni yüzyılı başlıyor! Yapay zekâlar MatrixRobot and Frank ve Her gibi filmler sayesinde giderek geleceğimizin bir parçası olarak kabul ediliyor.

Sunspring, bir yapay zekâ (Benjamin) tarafından yazılan ilk filmdir ve insanlığın durumuna ilgi çekici bir bakış açısı kazandırmaktadır.

Bilim kurgu film yarışmasına gönderilecek olan senaryoyu geliştirmekle görevli Benjamin; SolarisSoylent Green veya Blade Runner gibi filmleri görmemesine rağmen bu filmlerin rutinliğinden beslenmiş ve bir senaryonun diğer senaryoları yiyip makinelerin de et kusacağı zamanlara işaret ederek orijinal bir hikâye ortaya koymuştur.

Diyaloglarının saçma olmasına rağmen Benjamin’in senaryosu, türünün en düşük noktasında gözüktüğü halde insanlar tarafından yazıldığı iddia edilen birçok senaryodan da oldukça iyidir.

Bu kısa film, yapay zekâyı ilk kez kullanan bir yapay zekâ için de oldukça iddialı bir deneysel çalışmadır.

Sunspring, saçma bir şiir gibi oynanan senaryoyu alıp fütüristik bir dünyada şaşırtıcı derecede dramatik, eğlenceli ve karanlık sırlarla dolu bir bilim kurgu aşk üçgenine dönüştürerek gösteriyor. Ekip, mümkün olan her yerde kelimelerin anlamını buluyor, yapamadıklarında kameraya ve oyuncu kadrosuna dönerek çalışmalarına yardımcı olacak türden bir bağlam sağlıyor. Kısacası filmin başarılı olmasını sağlayan şey filmin kökeni değil, sunumudur.

Bir anlatı olarak Sunspring, senaryonun mizahi dilinin tam olarak kavranamaması göz önüne alındığında tuhaf ve karanlık bir varoluşsal trajedidir. Bir deney olarak, otomatikleştirilmiş sinemanın gerçekte nasıl olduğuna dair can sıkıcı bir sır veriyor: Her şey artık tekrar ediyor.

İnsan beyni tarihinin sonunu yaşıyor. Gelecek, insan zihninin yerini alacak olan düşün makinelerinindir. Bu film, kalıplaşmış formüllerle yaratılan filmlerin orijinal hiçbir şey sunmadan hâlâ para kazanabildiği ve tanınmaya devam edebildiği Hollywood sistemine yönelik sıradışı ve ağır bir itham sunuyor!

Aslında film dikkatli bir gözle incelendiğinde güzel bir öğüt de veriyor. Filmi izleyen bir yazar geleneksel anlatı kinayelerinin ne zaman ve nerede kullanılması veya bunların ne zaman terk edilmesi gerektiğini öğrenecektir. Diğer taraftan bakıldığında ise gerçek bir senarist, ilk defa dijital bir rakiple karşılaştığında rakibinin açıklarını rahat görme imkânına da kavuşacaktır.

Bir senaristin bu deneysel çalışmadan da göreceği üzere yapay zekâ, temel hikâye yapısıyla programlanmış olduğundan hikâyenin nasıl anlatılacağını bilmemektedir. Çünkü Benjamin, TXT dosyalarında bulduğu bazı şeyleri tekrarlayıp durmaktadır. Senarist bu açıdan baktığında ise herhangi bir yapay zekâ üzerinden o alanda çalışan insanların ortalama zekâsını görebilecektir.

Yönetmen Oscar Sharp bu ortalama (sürekli tekrar eden) zekâyı eleştirmek için filmin bir bilgisayar programını yazdırmıştır. Bu program, telefonunuzun sezgisel klavyesinin arkasındaki aynı teknolojiden uyarlanan bir programdan başka bir şey değildir. O programın hafızası, film ve televizyondan alınan yüzlerce bilim kurgu senaryosuyla doludur. Her bilim kurgu senaryosundan bir kod alıp yepyeni bir hikâye yazdığı için yapay zekanın (Benjamin) diyalogları çoğu zaman absürt derecede aptalca gözükmektedir. Ancak cesur ve güçlü şekilde bu aptallığı şaşırtıcı bir ustalıkla ele aldığı için ortaya istenmese de güzel bir komedi çıkmaktadır.

Oyuncular açısından bakıldığında ise karşımıza dramatik bir tarih evrimi çıkıyor. İnsanın ilk defa bir makine tarafından bu kadar edilgen hale getirilişine tanık oluyoruz. İnsana rol biçen bir yapay zekânın ileride -kitlesel işsizliğin olduğu bir gelecekte- gençleri kendi kanlarını satmak zorunda bırakacağı bir duruma getirmeyeceğini kim iddia edebilir?

Hayatımız algoritmik teknolojiye yaklaştıkça bunun yaratıcı alanda nasıl yer alacağını şimdiden hesaplamamız gerekiyor. Teknolojiyi ve robotları ayrı bir varlık olarak düşüneceğimiz bir zamana geldik.

İşgücünde işbirliği yapan hayvanlar gibi olan birlikteliğimiz, biz insanlar tarafından Sanayi Devriminden sonra bitirildi. Yapay zekâ destekli makinelerin çağı başlıyor. İnsanın, yük hayvanları gibi, yapay zekâ tarafından bir kenara atılmasına az kaldı.

Editör: Buse Karabulut

Film: Suprising
Yönetmen: Oscar Sharp 
Yazan: Benjamin (LSTM RNN Yapay Zekâsı)  
Yazar: Ross Goodwin  
Oyuncular: Thomas Middleditch, Elisabeth Gray ve Humphrey 
Orijinal şarkı yazarı: Benjamin

Visited 141 times, 1 visit(s) today
Close