Yazar: 10:30 Röportaj

Geçmişten Günümüze İran Edebiyatı ve Nîmâ Yûşîc’in Üzerine Bir Söyleyiş

ادبیات ایران از گذشته تا امروز و گفتاری درباره نیما یوشیچ

Lokman Baybars / Faryad Naseri

لوکمان بایبارز / فریاد ناصر

Faryad Naseri, İran’da doğdu. Anadili Türkçe ama Farsça yazıyor. Uzun yıllardır Türkiye ve Azerbaycan şiirleriyle edebiyatını anadilinden yola çıkarak okumaya ve tanımaya çalışmaktadır.

Çeşitli üniversite alanlarında eğitim görmüştür. Yaklaşık yirmi yıldır edebiyat dergi ve gazeteleriyle çalışmaktadır.

Halen Hikmet Kalema Yayınevi’nin yöneticisidir.

Toplam yedi kitabı vardır. Beş şiir kitabı, edebi-felsefi mektuplar derlemesi ve son eseri yeni Fars şiirinin babası Nîmâ Yûşîc’in üzerinedir.

فریاد ناصری  ایران به دنیا آمد. زبان مادری او ترکی است اما به فارسی می نویسد. او سال هاست که از زبان مادری خود سعی در خواندن و آشنایی با اشعار و ادبیات ترکیه و آذربایجان دارد.

او در رشته های مختلف دانشگاهی تحصیل کرد. او نزدیک به بیست سال است که با مجلات و روزنامه های ادبی همکاری می کند.

او همچنان مدیر انتشارات حکمت کلمه است.

او هفت کتاب دارد. پنج دفتر شعر، مجموعه ای از نامه های ادبی ـ فلسفی و آخرین اثر او درباره نیما یوشیچ، پدر شعر نو فارسی است.

Lokman Baybars, Konya Ereğli’de doğdu. Trakya, Selçuk ve Dokuz Eylül Üniversiteleri’nde eğitim gördü.

Eğitimci, editör ve sanat danışmanıdır. Yayımlanmış iki romanı vardır.

Tematik kısa filmlerde görüntü yönetmenliği yapmıştır. Çeşitli yayın organlarında öykü, film analizi, şiir, deneme, kitap tanıtımı, söyleşi ve incelemeleriyle yer almıştır.

لوکمان بایبارز: او در قونیه/ارغلی به دنیا آمد. دانشگاه تراکیه، سلجوک و دوکوز ایلول. نیز تحصیل کرده بود.

مدرس، ویراستار و مشاور هنری.

از او دو رمان منتشر شده است.

او به عنوان فیلمبردار در فیلم های کوتاه موضوعی فعالیت می کرد و با داستان، تحلیل فیلم، شعر، مقاله، تبلیغ کتاب، مصاحبه و نقد در نشریات مختلف ظاهر شد.

Biz Türk edebiyatının ana dönemlerini şu şekilde sıralarız; İslamiyet’ten önce Türk edebiyatı, İslam uygarlığı etkisi altında Türk edebiyatı ve Avrupa uygarlığı etkisi altında Türk edebiyatı. Batı etkisindeki Türk edebiyatını da modern Türk edebiyatı olarak adlandırmaktayız. İran’ın sosyal, kültürel ve siyasi değişimleri İran edebiyatında bu kategorileri meydana getirdi mi ve modern İran şiiri derken bizde olduğu gibi Batı kaynaklı mı?

دوره های اصلی ادبیات ترکی را به شرح زیر فهرست می کنیم. ادبیات ترکی قبل از اسلام، ادبیات ترکی تحت تأثیر تمدن اسلامی، ادبیات ترکی تحت تأثیر تمدن اروپایی. ما ادبیات ترکی تحت تأثیر غرب را ادبیات ترکی مدرن می نامیم. آیا تحولات اجتماعی، فرهنگی و سیاسی ایران این مقولات را در ادبیات ایران ایجاد کرده است و آیا مانند شعر ما که می گوییم شعر مدرن ایران، غرب محور است؟

تقسیم‌بندی با اینکه سلطه و خشونت است اما برای شناخت لازم است. در تاریخ ادبیات و دوره‌بندی ادبیات ترکیه باید بزرگانش بحث کنند (چنان که کسانی مثل نعمت ییلدریم از تأثیر 600 ساله‌ی شاهنامه‌ی فردوسی گفته است یا حضور پررنگ شعر خیام و کاتبان ترکی که نسخه‌های مختلفی از شعر خیام به جا گذاشته‌اند) اما بد نیست که بپرسم به نظرتان ادبیات دیوانی شما متأثر از ادبیات فارسی نبوده است؟ حتی می‌دانیم که پادشاهان عثمانی به فارسی شعر گفته‌اند و گاه چون سلطان سلیم بر شمشیرش هم شعر فارسی حک بوده است. این نکته‌ای بود که حیفم آمد نگویم.

Edebiyat tarihinin ve Türk edebiyatının dönemlendirilmesine (Nemat Yıldırım[1] gibi kişilerin, Firdevsi’nin Şehname‘sinin altı yüz yıllık etkisi veya Hayyam’ın şiirinin güçlü varlığı, Hayyam’ın şiirinin farklı versiyonlarını bırakan Türk yazarları hakkında söylediği gibi) bakıldığında Fars edebiyatında da sadece din sosyal unsurların dışında etnik kökenlerin de etkisi görülmektir. Hatta Osmanlı padişahlarının[2] Farsça şiir yazdıklarını ve bazen Sultan Selim gibi kılıçlarına Farsça şiirler kazındığını biliyoruz. Bunu söylediğim için pişman olmayacağım, Fars etkisindeki Türk edebiyatı…

اما ادبیات ایران/ فارسی هم پیش از اسلام دوره‌هایی دارد و هم بعد از اسلام دوره‌هایی.

مثلاً دوره‌های پیش از اسلام چنینند:

۱. دوره باستان؛ ۲. دوره میانه؛ ۳. دوره جدید که ادبیات اوستایی در دوره‌ی باستان قرار می‌گیرد و ادبیات مانوی در دره‌ی میانه. بعد از اسلام هم که سبک خراسانی و عراقی و اصفهان و بازگشت و مشروطه و ادبیات معاصر را شامل می‌شود.

 و اینکه جهان نو در ادبیات منظری بوده است که ریشه‌های غربی دارد، شکی نیست اما شاعران بزرگ ما مدام کوشیده‌اند. از نگاه و روش نگاهی که می‌آموزند، برای دیدن جهان خودشان و تاریخ و فرهنگ و سنت خودشان بهره ببرند.

İran (Fars) edebiyatında da hem İslam öncesi dönemler hem de İslam sonrası dönemler vardır.

Örneğin İslam öncesi dönemler şöyledir: Antik Dönem, Orta Vadi, Yeni Dönem.

Avesta edebiyatı antik dönemde, Maniheist edebiyat ise Orta Vadi’de[3] yer almaktadır. Horasan, Irak, İsfahan, dönüş, meşrutiyet ve çağdaş edebiyat üslubunu içeren İslam’dan sonra hiç şüphe yok ki edebiyatta köklerini Batı’dan alan bir edebiyat manzarası olmuştur ancak büyük şairlerimiz daima klasik ve Batı etkili yeni bir üslup için sürekli denemişlerdir. Yeni dönemde şairlerimiz kendi dünyalarını, tarihlerini, kültürlerini ve geleneklerini görmek amacıyla öğrendikleri bakış açısını geliştirmek için yeni üslubun peşinden gittiler.

برای همین کسی مثل نیما، به ظاهر، فقط تساوی مصرع‌عا و هجاها را تغییر داد. عروض و سازمان وزنی برقرار بود. این را گفتم به ظاهر تا فقط یک سطح از کار او، سطحی بسیار دم دستی و نزدیک، مشخص شود.

Bu yüzden Nîmâ Yûşîc gibi bir şair, şiirde sadece kıtaların ve hecelerin yerini değiştirmekle kalmamış, nükte ve ağırlık organizasyonunu yerinde kullanmıştır. Bunu Fars edebiyatı açısından yeni şiir tarzının yalnızca bir düzeyi, çok erişilebilir olan yakın bir düzeyi, tanımlanabilsin diye söylüyorum.

یعنی نمی‌خواهم تأثیرات غرب را نادیده بگیرم و بگویم: نه، اما پیش از غرب ما چنین شعر و چنین شکلی را می‌شود گفت در کتاب اوستا داشته‌ایم.

Yani Batı’nın etkisini göz ardı edip şöyle demek istemiyorum: Hayır ama Batı’dan önce Avesta kitabında günümüz şiirinden çok daha modern böyle bir biçimimiz vardı diyebiliriz.

Önceleri klasik tarzda özellikle Horasan üslubunda şiirler yazan Nîmâ Yûşîc üzerine güzel bir eseriniz var, önce eseriniz hakkında bilgi verdikten sonra Nîmâ Yûşîc’in modern İran şiiri üzerindeki etkisini anlatabilir misiniz?

شما کار زیبایی از نیما یوشیچ دارید که قبلاً شعرهایی به سبک کلاسیک به ویژه سبک خراسانی سروده بود، بعد از اینکه ابتدا اطلاعاتی در مورد کار خود دادید، می توانید از تأثیر نیما یوشیچ بر شعر نوین ایران بگویید. ?

شعرهایی که نیما یوشیج در قالبهای کلاسیک نوشته اگرچه رنگ و بوی طرزهای کهن دارد اما در همان‌ها هم یا در حال تنفس است یا در حال راه پیدا کردن برای شکل جدیدی برای شعر نوشتن.

Nîmâ Yûşîc’in klasik formatta yazdığı şiirler eski tarzların rengine ve kokusuna sahip olsa da ya nefes alıyor ya da yeni bir şiir yazma biçiminin yolunu buluyor.

اما آنچه که او در شعر فارسی رقم زده است، به بیان ساده چنین است: او توانسته است یک نظم کهن قدیمی را خراب کند و بر خرابه‌هایش نظمی تازه و قابل فهم و پذیرش، مناسب روزگار بسازد. این مهم‌ترین کار اوست. شاعران زیادی بوده‌اند که گام اول را رفته بودند اما در گام دوم موفقیتی نداشتند.

Ancak onun Fars şiirinde başardığı şey, basit bir ifadeyle şudur: Eski bir düzeni yıkmayı ve onun yıkıntıları üzerine, çağa uygun, anlaşılır ve kabul edilebilir yeni bir düzeni kurmayı başarmıştır. Bu onun en önemli eseridir. İlk adımı atıp ikinci adımda başarılı olamayan birçok şair olmuştur.

پس نیما توانست نظمی قابل قبول و متکی به سنت‌های دیرین فارسی ارائه بدهد و همزمان توانست در حوزه شرح و توضیح این رخداد بزرگ به شکل نظری نیز حرف‌های مهمی ارائه بدهد.

Böylece Nîmâ Yûşîc, eski Fars geleneklerine dayanan kabul edilebilir bir düzen ortaya koyabilmiş ve aynı zamanda bu büyük olayı nazari bir şekilde izah ederek bu izah alanında önemli şiirler yazabilmiştir.

می‌شود گفت او همزمان «بنیادبرانداز» و «طرح‌افکن» بود. این دو عبارت را هم در بستر شعر حافظ می‌شود خواند و هم در بستر فلسفه‌ی هایدگر. در این نگاه نیما نه تنها شعر فارسی را نو کرده است، بلکه سرنوشت ملت ایران را نیز تغییر داده است.

Aynı zamanda Nîmâ Yûşîc’in yeni dönem Fars şiirinde “kurucu” ve “planlayıcı” olduğu söylenebilir. Bu iki cümle hem Hafız’ın şiiri bağlamında hem de Heidegger’in felsefesi bağlamında okunabilir. Bu görüşe göre Nîmâ, sadece Fars şiirini yenilemekle kalmamış, İran milletinin kaderini de değiştirmiştir.

Goethe “Perslerin yedi büyük şairi vardı, her biri benden biraz daha büyüktü.” der. Nîmâ Yûşîc’i İran edebiyatında nereye konumlandırıyorsunuz?

گوته “پارسیان هفت شاعر بزرگ داشتند که هر کدام کمی از من بزرگتر بودند.” می گوید. نیما یوشیچ را در کجای ادبیات ایران قرار می دهید؟

واقعیت این است که دنیای گذشته‌ی ما با تمام بزرگانش اگر به امرزومان می‌آید، در این آمدن نیما بیشترین سهم را دارد. یعنی می‌گوید: چنین کنند بزرگان، در زمانه خودشان. از این جهت نیما حتما در کنار بزرگترین شاعران ما می‌نشیند.

Gerçek şu ki geçmişimizin dünyası tüm ihtişamıyla günümüze gelirse Nîmâ Yûşîc bu gelişteki en büyük paya sahiptir. Yani diyor ki: “Bunu büyükler kendi zamanlarında yapsın.” Bu nedenle Nîmâ Yûşîc en büyük şairlerimizin yanında oturmalıdır.

İran’da modern şiirin popülerliği hakkında ne düşünüyorsunuz? Genç nesil modern şiire ilgi gösteriyor mu?

نظر شما در مورد محبوبیت شعر مدرن در ایران چیست؟ آیا نسل جوان به شعر مدرن علاقه نشان می دهد؟

شعر در ایران همیشه طرفدار داشته است. حتی الان که تقریبا در همه جای دنیا شعر از رونق افتاده است. اصغر فرهادی، کارگردان سینما، خاطره‌ای تعریف می‌کند: که با مهمانی خارجی به ایران آمده بود و بر سر چهارراهی کسی شعر حافظ را برگ‌برگ و به صورت فال می‌فروخت. و مهمان از اینکه ایرانی‌ها شعر را این‌طور و به این نیت می‌خرند، خیلی تعجب می‌کند.

İran’da şiir her zaman popüler olmuştur. Şimdi bile dünyanın hemen her yerinde şiir geriledi. Sinema yönetmeni Asghar Farhadi bir anısını anlatıyor: İran’a yabancı bir grupla gelmişti ve bir kavşakta biri Hafız’ın şiirlerini sayfalar halinde ve falcılık şeklinde satıyordu. Misafir de İranlıların bu şekilde ve bu niyetle şiir satın almasına çok şaşırmıştı.

الان جوانان زیادی در ایران در حال شعر نوشتن و انتشارش هستند. در سبک‌ها و شیوه‌های مختلف، جلسات شعرخوانی و نقد و بررسی هم در هر شهر و کافه و کتابفروشی‌ای در حال برگذاری است.

Şimdi İran’da birçok genç çeşitli tarzlarda şiirler yazıyor ve yayınlıyor. Her ilde, kafede ve kitapçıda şiir okuma ve değerlendirme seansları yapılıyor.

Rudeki, Firdevsi, Senai, Attar, Mevlana, Sadi, Hayyam ve Hafız gibi büyük şairlerin havzasında yaşıyorsunuz. Bu mümtaz insanların modern İran şairleri üzerindeki etkisi nedir? Geçmişle ve geleneklerle nasıl bir bağ kuruyorlar?

حوزه‌ی شعرای بزرگی چون رودکی، فردوسی، سنایی، عطار، مولانا، سعدی، خیام، حافظ زندگی می کنید. تأثیر این افراد ممتاز بر شاعران معاصر ایران چیست؟ چگونه به گذشته و سنت ها متصل می‌شوند؟

به این پرسش در چند سطح می‌شود پاسخ داد. نخست اینکه طرز شعری آن‌ها چقدر تقلید شده است؟ آثار تاریخی و ادبی ما نشان می‌دهد که بسیاری از شاعران تحت تأثیر این بزرگان آثار فراوانی را نوشته‌اند.

Bu soru birkaç düzeyde cevaplanabilir. İlk olarak, şiirsel tarzları ne kadar taklit edildi? Tarihi ve edebi çalışmalarımızda birçok şair edebiyatımızın büyüklerinin etkisi altında kalarak çoklu eserler yazmışlar.

دیگر اینکه داریوش شایگان کتابی دارد پیرامون شاعرانگی ایرانیان که در آن به نقش پنج شاعر بزرگ فارسی می‌پردازد و نشان می‌دهد هر کدام از این‌ها یک شیوه‌ی زیست و فکر شده‌اند. مثلاً خیامی زیستن و اندیشیدن یک سبک زندگی و فکری است. مولوی‌وار زیستن هم همین‌طور یا حافظانه‌ زندگی کردن هم یک سبک زندگی است.

Mesela en önemli yapılmış işlerden, biri de Dariush Shaygan’ın İran şiiri hakkında güçlü bir kitap yazmasıdır. Bu eserde beş büyük İran şairinin rolünü ele alıyor ve her birinin bir yaşam ve düşünce tarzı olduğunu gösteriyor. Örneğin Hayyam’ın yaşaması ve düşünmesi bir yaşam ve düşünme biçimidir. Molona gibi yaşamak da aynı.  Hafız gibi yaşamak da bir yaşam tarzıdır.

از طرفی اما باید گفت در سطح ادبیات، تقلید چندان مایه‌ای ندارد و اینکه آیا مثلاً بوطیقای حافظ در کدام شاعر ادامه پیدا کرده است، بوطیقای مولانا و خیام در کدام شاعر؟ این پرسش می‌تواند مهم و درست باشد. می‌شود خیلی سردستی و بدون مداقه و استدلال گفت که شعر اخوان ثالث رنگ و بوی خیامی و حافظانه دارد. شعر شاملو رنگ و بوی بوطیقای سعدی را دارد، منظورم بوطیقای غزلیات سعدی است. البته این پاسخ‌ها الان کاملاً بداهه و تحقیق نشده‌اند و هر کدام می‌تواند خود عنوان رساله‌ای برای کار تحقیقی باشد. اما من در مقام کسی که سعی کرده در حد توانش شعر فارسی را بخواند و بسجند، الان و اکنون این‌طور به نظرم می‌رسد.

Öte yandan, edebiyat düzeyinde taklit etmenin hoş bir anlama sahip olmadığını söylemek gerekir ve örneğin Hafız’ın poetikası hangi şairde, Mevlana ve Hayyam’ın poetikası hangi şairde devam ettirilmiştir? Bu soru önemli ve doğru olabilir. Mehdi Ahwan’ın şiirlerinin Hayyam ve Hafız’ın tadına sahip olduğunu söylemek mümkündür. Şamlu’nun şiirinde Saadi’nin poetikası rengi ve kokusu var yani Saadi’nin şiir poetikası. Tabii ki bu cevaplar tamamen doğaçlama, araştırılmamış ve her biri bir araştırma makalesinin başlığı olabilir. Ama Fars şiirini elinden geldiğince okumaya ve ezbere okumaya çalışmış biri olarak şimdi bana böyle geliyor.

می‌بینید که می‌شود اثرگذاری را شاعران بزرگ را در چندین سطح بررسی و کرد و این‌ها نمونه‌هایی از پیگیری این اثرات می‌تواند باشد…

Büyük şairlerin etkisinin birkaç düzeyde incelenebileceğini görebilirsiniz ve bunlar bu etkilerin peşinden koşma örnekleridir.

İran’ın politik atmosferi, modern şiiri nasıl etkiliyor? Özellikle Mahsa Amini’ni olayı son zamanlarda modern İran şiirinde kendine yer buldu mu?

فضای سیاسی ایران چه تأثیری بر شعر مدرن آن دارد؟ آیا به ویژه حادثه مهسا امینی در این اواخر در شعر نوین ایران جایگاهی پیدا کرده است؟

خیلی ساده و سرراست بگویم شعر ایران از همان لحظات آغازینش برای نو و مدرن شدن، همگام با تحولات سیاسی بوده است. خیلی جاها نو شده است تا آگاهی سیاسی و اجتماعی بدهد. شعر شاعران عصر مشروطه چیزی جز این نیست.

بعد از آن هم شعر فارسی همیشه درگیر تاریخ و سیاست بوده است و هنوز هم چنین است اما خب این اثر در شکل‌های مختلف خودش را نشان می‌دهد، گاهی در حد یک شعر گزارشگونه و گاهی در اثری که اگرچه به ظاهر چیزی از وقایع نمی‌گوید اما به تمامی در ساختار و سازمان‌بندی گویای رخدادهای عصر خود است. باید بگویم زیستن سیاسی است. نوشتن سیاسی است. مردن سیاسی است. عاشق شدن سیاسی است، به خصوص در خاورمیانه.

Çok basit ve açık bir şekilde söylemek gerekirse, İran şiiri yeni ve modern olmaya başladığından beri siyasi gelişmelerle uyum içinde olmuştur. Politik ve toplumsal farkındalık kazandırmak için birçok yerde yenilenmiştir. Meşrutiyet devri şairlerinin şiiri bundan başka bir şey değildir. Bundan sonra Fars şiiri tarih ve siyasetin içinde hep yer almıştır ve almaktadır ancak bu eser farklı biçimlerde kendini göstermekte ve bazen rapor benzeri bir şiir şeklinde, bazen de pek iç açıcı görünmese de bir eser niteliğindedir. Olaylarla ilgili bir şey söylememek, tamamen yaşanılan dönemin olaylarının yapısı ve organizasyonu içindedir. Yaşamanın politik olduğunu söylemeliyim. Yazmak politiktir. Ölmek politiktir. Aşık olmak politiktir, özellikle Ortadoğu’da.

Modern İran şiiriyle diğer Orta Doğu ülkelerinin şiir geleneği arasında benzerlikler ve farklılıklar var mı?

آیا شباهت ها و تفاوت هایی بین شعر مدرن ایران و سنت شعر سایر کشورهای خاورمیانه وجود دارد؟

بسیار پرسش مهمی است و به گمانم می‌شود برایش، روزها و روزها برنامه‌ی سخرانی و ارائه‌ی مقاله گذاشت تا این شباهت و تفاوت‌ها را در بحث‌های فنی و ادبی و محتوایی بررسی کرد.

Bu çok önemli bir soru. Teknik, edebi ve içerik tartışmalarında bu benzerlikleri ve farklılıkları incelemek için günlerce hiciv etmeyi ve makaleler sunmayı planlayacağını düşünüyorum.

مثلاً شعر افغانستان در تمام وجوهش زیر سایه‌ی ادبیات کلاسیک و نو ایران است، اصلا چیز جدایی نیست. نباید مرزها و نام‌ها را باور کنیم. تاجیکستان به‌دلایلی سیاسی و کنده‌شدنش سال‌ها از وقایع تازه‌ی شعر فارسی دور بوده و فقط در همان فضای شعر کلاسیک فارسی بوده است تا با رفتن شاعری به نام لاهوتی از ایران به آنجا شعر آنجا هم دگرگون می‌شود. از این دو کشور شروع کردم که زبانشان فارسی است. در مورد شبه قاره که پاکستان و بنگلادش و هند باشد هم تاریخ خود گویای همه چیز است. رسمی بودن زبان فارسی در آنجا مشخص است و رفت و آمد شاعران ایرانی به شبه قاره به خصوص در دوره صفویه که سبب شده است نام شعری این دوره هم سبک اصفهانی باشد و هم سبک هندی تا شاعری چون اقبال لاهوری که ایرانی‌ترین شاعران غیر ایرانی است. متاسفانه از شاعران معاصرشان چندان اطلاعی ندارم اما می‌دانم که مثلا در هند برخی اساتید دانشگاه دهلی هنوز به سبکهای کلاسیک شعر فارسی می‌گویند و کتابشان هم چاپ شده است.

Örneğin Afgan şiiri her yönüyle klasik ve modern İran Edebiyatının gölgesindedir, hiç de ayrı bir şey değildir. Sınırlara ve isimlere inanmamalıyız. Siyasi sebepler ve izolasyon nedeniyle uzun yıllar Fars şiirinin yeni hadiselerinden uzak kalmış Tacikistan, İran’dan Lahoti adlı bir şair oraya gidene kadar, o yerin şiiri olan İran klasik şiiriyle ancak aynı mekânda kalmıştır. Dili Farsça olan bu iki ülkeden başladım. Alt kıta söz konusu olduğunda, ister Pakistan, ister Bangladeş veya Hindistan olsun tarih kendisi adına konuşur. Fars dilinin formalitesi burada belirgindir ve özellikle Safevi döneminde İranlı şairlerin alt kıtaya taşınması, bu dönemin şiir adının hem İsfahani hem de Hint tarzı olmasına neden olmuştur. İranlı olmayan şairlerin en İranlısı olan İkbal Lahori. Ne yazık ki, onların çağdaş şairleri hakkında pek bir şey bilmiyorum, ama örneğin Hindistan’da, Delhi Üniversitesi’ndeki bazı profesörlerin hâlâ klasik Fars şiiri tarzları olarak adlandırdıklarını ve kitaplarının yayımlandığını biliyorum.

نسبت‌های شعر مدرن ایران با شعر مدرن اعراب و ترکیه اما کمی متفاوت است. بیشتر این نسبت‌ها در دیگرگون شدن تفکر و شکل زیستن و آزادی‌خواهی و مسائل اجتماعی است که شکل و فرم جدیدی از ادبیات را رقم زده است.

Modern İran şiirinin oranları, modern Arap ve Türk şiirinden azıcık farklıdır. Bu oranların çoğu, yeni bir edebiyat biçimine damgasını vuran düşünce ve yaşam biçimiyle özgürlük ve sosyal konuların dönüşümüdür.

مثلاً شما به تاریخ تولد و مرگ آتاتورک و نیما یوشیج نگاه کنید. این دو نفر با هم زیسته‌اند. در یک تاریخ تقریباً و هر دو یک فکر داشته‌اند، بنا نهادن شکلی تازه برای زیستن. هر دو ملتی تازه را رقم زده‌اند. یکی در ساحت سیاست و یکی دیگر در ادبیات.

Mesela Atatürk ve Nîmâ Yûşîc’in doğum ve ölüm tarihlerine bakıyorsunuz. Bu iki kişi birlikte yaşamışlardır. Hemen hemen aynı tarihte, her ikisi de yeni bir yaşam biçimi kurmak için aynı fikre sahipti. Her ikisi de yeni bir ulus oluşturdu. Biri siyaset alanında, diğeri de edebiyat alanında.

علاقه‌ی ایرانیان به شاعران ترک چون ناظم حکمت هم گویای این پیوندهاست. از آن طرف هم می‌بینیم که کسی مثلاً اورهان پاموک چقدر از نزدیک با شعر و هنر ایران آشناست. مراودات فرهنگی ایران ترکیه چنان عمیق است که گاهی اصلا قابل تفکیک نیست. همین دوران مشروطه که گفتم چقدر از روشنفکران ما آنجا بوده‌اند و حتی آنجا روزنامه منتشر می‌کرده‌اند. منظورم روزنامه‌ی اختر است یا حتی روزنامه‌ی ترکستان و بسیاری از روزنامه‌های دیگر که به فارسی در آنجا منتشر می‌شده‌اند.

İranlıların Nâzım Hikmet gibi Türk şairlere olan ilgisi de bu bağların göstergesidir. Öte yandan Orhan Pamuk gibi birinin İran şiirine ve sanatına ne kadar aşina olduğunu da görebiliyoruz. İran ve Türkiye arasındaki kültürel ilişkiler o kadar derindir ki bazen birbirlerinden ayrılamazlar. Meşrutiyet döneminde ne kadar ışıklı yol olduğunu söyledim, hatta orada gazeteler çıkardım. Yani Ahtar gazetesi, Türkistan gazetesi ve Farsça yayımlanan birçok diğer gazete.

Modern İran şiirinin en etkileyici ve şu anda hayatta olan şairi kimdir ve neden önemlidir?

تأثیرگذارترین شاعر بازمانده شعر نو ایران کیست و چرا اهمیت دارد؟

متاسفانه در این سالها ما شاعران بزرگ زیادی را از دست داده ایم. آخرینشان احمدرضا احمدی از شاعران موج نو فارسی بود که به تازگی درگذشته است. از شاعران بزرگ و مطرحمان هرمز علیپور، شمس لنگرودی و… در قید حیاتند و عمرشان بلند باد.

Ne yazık ki bu yıllarda birçok büyük şairi kaybettik. Bunlardan sonuncusu, kısa bir süre önce vefat eden İran yeni dalgası şairlerinden Ahmadreza Ahmadi idi. Büyük ve önde gelen şairlerimizden Hormoz Alipour, Ziya Mowahhed ve Shams Langroudi hâlâ hayatta ve çok yaşasınlar.

و اهمیت هر کدام از این عزیزان به این است که نماینده‌ی شاخص یک جریان شعری بوده‌اند.

Ve bu sevilenlerin her birinin önemi, şiirsel bir akışın temsilcisi olmalarıdır.

Hazırlayan: Lokman Baybars

Editör: Buse Karabulut


[1] Nimet Yıldırım. Fars dili araştırmacısı, Türk akademisyen.

[2] Muhibbî, Meftûnî ve Âcizi mahlaslarını kullanan Kanunî Sultan Süleyman.

[3] “ Orta Vadi” ifadesi, Orta Dönem olarak Türkçeye çevrildiğinde bir “dönem” içeriğine dönüşürken, “Vadi” ifadesi bir coğrafya göndermede bulunmaktadır, aslına sadık kalınmıştır.

Visited 14 times, 1 visit(s) today
Close