Yazar: 18:15 Şiir

Murat Yakamozu

yakışıkalır şey değil; düşü yaralamak ‘gerçek’le,
henüz gece çökmeden bırakıp çekip gitmek.
duru çareler bulmak gerek
çarelere; sağanak çareler
insan kendine zehir kendine ilaçmış,
yasaymış bu!
doğrusu korkmaktan hiç korkmamalıdır
boştur bu
ete kemiğe bürünerek soframızda otursa dostluğuyla
anlamımız, anlamlı yalnızlık
sevsek sevişsek onlarla özgürce fısıldaşıp
tükürmeyi becerip imkânsız yalanları
tükürmeyi becerip imkânsız yalanları

doğrusu korkmaktan hiç korkmamalıdır.
boştur bu
korku varsa cesaretimiz var efendim
ne münasebet
“kaybetmekten, terk edilmekten, reddedilmekten, kabul görmemekten
sevilmemekten, hata yapmaktan, onaylanmamaktan”
varsın olsun şimdilik korkalım
İnsan kendine zehir kendine ilaçtır.
yasadır bu
ölüm mü korkalım
ihanet mi cabasıyla
korku varsa cesaretimiz
onun da bir zamanı var efendim
ne münasebet

sevmemekten de korkalım belki en çok bundan
çünkü insanın cehennemi budur
insanın ilacı olan sevgiyi verememekten
cüret etme hakkımızı da iyice saklı tutalım
onun da bir zamanı var efendim
kader yakamıza yapışmışmış
insanlık madara etmişmiş
olsun
isterse boğazlamaya kalksınlar karanlıklarında
yok mudur yani sessizliğin de bir heyecanı
sonsuz dumanlı bir ritmi
yenilmenin ve acının sonucunda
şuur güneşi yok mudur ki şafaklarda
doğamızın hamisi
teselli olarak elbet yeter korkularından kurtulana.

Editör: Melike Kara

Hakan Uslu
Latest posts by Hakan Uslu (see all)
Visited 4 times, 1 visit(s) today
Close