Pencere
Bizimki emekli olduktan sonra kahve ve cami arasında mekik dokuyor. İşte yine, “Ben çıkıyorum hanım, Allah’a emanet, bir...
Kızıl Gün
Sabahtan beri içimi sıkan bir şey vardı. Bir kalemin kâğıdın üzerine yazı yazarken verdiği kadar hafif bir ağırlık. Aynı...
Brother
Çamaşırlar ellerine yapışıyor. Brother’ın başlığını sürmekten ağrıyan avuçları, soğuğa iyice dayanıksızlaştı....
On İki Dakika
Yan odadan gelen nefes alışverişiyle uyandım. Gözlerim yapışmış. Pencereden sızan inatçı ışık, göz kapaklarımı zorlayarak...
Suyun Sızladığıdır*
“Kuyu dibinde kaldın diye üzülme.”Rûmî YUSUF Güneşin hafif kahverengiye çalan ışıkları parkın ağaçlarının arasında...
Mazıdağı
Gerçeğe sadık kalmak zorunda değilsin.Gerçeğin ruhuna sadık kalman yeter.Sema Öztürk Hava kararmaya yüz tutmuştu. Ay...
Kuduz Köpek Sokakta
Sert damlayan yağmurun “pıt pıt” sesiyle derin uyku… Biraz da ağır bir baş ağrısı. Bu sabah biraz farklı. Çünkü...
Unutulmayan Aşk
Yola çıktığımızda güneş tepemizdeydi. Nedense aklıma unutmadığım, unutamadığım yağmurlu Doğu Karadeniz yolculuklarım...
Kurumuş Gül Yaprağı
Yere bakıyor. İşte tam orada. Kurumuş bir gül yaprağı. Ne zaman yere baksa ayaklarının ucunda kurumuş bir gül yaprağı görür....