Denemelerin altmıştan fazla başlığı var. Çok farklı konularda çoğunlukla hâlâ geçerliliğini koruyan bilgiler verilmiş. Akşit Göktürk çevirisiyle Yapı Kredi Yayınlarından çıkan basımından altını çizdiğim 10 alıntıyı paylaşıyorum sizlerle.
Böbürlenmek Üstüne
Ne güzel söyler Aisopos: “Sineğin biri araba tekerleğinin dingiline konmuş, amma da tozuttum ha! demiş.”
Güzellik Üstüne
Güzellik çabucak çürüyen, çok dayanmayan yaz yemişlerini andırır; çoğu zaman da insanı gençlikte azdırır, yaşlılıkta küstürür.
Dostluk Üstüne
İnsanın en büyük dalkavuğu kendisidir, bu dalkavukluktan kurtulmanın en iyi yolu da bir dostun içtenliğidir.
Dostluk Üstüne
Kafası bir sürü düşüncelerle dolup taşan herkesin, bir başkası ile görüşüp tartışmakla, zekasının da, kavrayışının da aydınlığa kavuştuğu, güçlendiği su götürmez bir gerçektir. Bu durumda insan, düşüncelerini daha kolay evirir çevirir, daha bir çeki düzene sokar, söze döküldüklerinde nasıl bir biçime girdiklerini görür; kısacası, yalnız başına olabileceğinden daha akıllı olur; hem de bütün gün düşünerek değil, birkaç saat görüşerek.
Dostluk Üstüne
Ama insanlar yalnızlığın gerçekte ne olduğunu, nereye varabileceğini pek kavramazlar; çünkü sevginin olmadığı yerde kalabalık, insanı yalnızlıktan kurtarmaz, çevredeki yüzler resim galerisindekinden öteye geçmez, konuşmalar bir zilin çınlaması gibi kalır.
Ülke yönetimi üstüne
İnsanın, pek az şeyin yokluğunu çekerken, pek çok şeyden korkması yürekler acısı bir durumdur. İşte hükümdarlar çoğunlukla bu durumdadır. En yükseğe varmışlardır, erişilecek hiçbir şeyleri yoktur artık, bundan dolayı içleri uyuşmaya başlar, abuk-sabuk kuruntulara kapılır gölgelerden işkillenirler, böylece düşünceleri bulanır.
Çekememezlik Üstüne
Kendi değeri olmayan bir insan başkalarının değerini hiçbir zaman çekemez, çünkü insan gönlü, ya kendi üstünlüğü ya da başkalarının kötülüğü ile beslenmek ister, bunların birinden yoksunsa ötekine dayanmak zorunda kalır, bir başkasının üstün değerine ulaşmak umudunu yitirince de, o kişiyi bulunduğu yüksek yerden aşağıya çekmekle bir eşitlik kazanmaya çalışır.
Ana Babalarla Çocukların Üstüne
Üreme yoluyla soyumuzu sürdürmek bütün canlılarla ortak özelliğimizdir; ama ünle anılmak, değerli bir kişilik göstermek, yüce işler başarmak yalnız insanlara özgüdür. Kuşkusuz en soylu işlerle kurumlar, bedenlerinin bir benzerini yaratamadıkları için yeryüzünde ruhlarıyla bir iz bırakmayı denemiş çocuksuz kimselerin yapıtıdır; öyleyse, çocuğu olmayanlar bizden sonra gelecekleri daha çok düşünüyorlar.
Yapmacık ile İkiyüzlülük Üstüne
İkiyüzlülük tabansızlara yaraşan bir davranış yolundan başka bir şey değildir; çünkü gerçeğin ne zaman söylenmesi gerektiğini bilmek, yeri gelince de söylemek, güçlü kafa isteyen bir iştir; dolayısıyla küçük politikacılar büyük ikiyüzlülerdir.
Ölüm Üstüne
Ölmek de doğmak gibi doğal bir şeydir; yeni olan bir bebek için, doğmak da ölmek kadar acı verir. Bir yararlılık göstermeye çalışırken ölen kimse, kızgın bir kavgada yaralanıp da yarası sıcakken acı duymayan kişiye benzer; dolayısıyla kendini iyi bir iş görmeye adamış kararlı insan, ölüm korkusundan uzak olur.
- Mehmet Eroğlu ile Edebiyat Üzerine - 6 Mart 2022
- Rüyalar Anlatılmaz Roman İncelemesi - 18 Şubat 2022
- Acı Çikolata Kitap İncelemesi: Büyülü Bir Mutfak Masalı - 27 Mayıs 2021