Korona ile mücadele kapsamında, bütün tiyatro sahneleri sosyal izolasyon sebebiyle kapatılmış durumda. Bu durum sanatseverlerin canını fazlasıyla sıkıyor. Neyse ki zamanında YouTube gibi çevrimiçi video izleme sitelerine yüklenen birkaç oyun vardı da, onlara bakabiliyoruz. Ayrıca pek çok sanatçı da oyun videolarını erişime açarak birnevi bu baskın sıkıntıda bizi yeniden sahnelere döndürdü! Genco Erkal’dan tutun Levent Üzümcü’ye kadar sahne tozunu yutmuş, büyük emekler vermiş ustaların oyunlarına tek bir tık ile ulaşabiliyorsunuz.
Sokağa çıkma yasağının geldiği bugünlerde, sizler için erişime açık oyunlardan bi’ onluk derledik. Umarım izlerken keyif alırsınız.
1. Marx’ın Dönüşü
“Marx’ın Dönüşünü’nü okuyanlar olayların ve olguların tarihsel açıdan ne kadar gerçek olduğunu merak edebilir. Marx’ın yaşamıyla ilgili olanların yanı sıra göndermede bulunulan tarihsel olaylar gerçektir: Jenny ile yaptığı evlilik, Londra’ya sürülmesi, üç çocuğunun ölmesi, zamanın politik çatışmaları, İrlanda’nın İngiltere’ye karşı direnişi, Avrupa’daki 1848 devrimleri, Komünist Hareket, Paris Komünü. Haklarında konuştuğu ana karakterler de gerçektir: Aile üyeleri, dostu Engels, rakibi Bakunin. Diyalogları ben yazdım ama karakterlerin kişiliklerine ve düşüncelerine sadık kalmaya çalıştım. Ancak Marx’ın Jenny ve Eleanor’la girdiği ideolojik çatışmalarda hayal gücümü kullandım tabii. III. Napolyon’un tasviri gibi birkaç sahnede de Marx’ın kendi sözcüklerini kullandım.” diyor Howard Zinn’ın oyun metnine yazdığı önsözde.
2. Anlatılan Senin Hikâyendir
“Bir insanı tanımak demek, onun hikâyesini bilmek demektir.” Gülerken ağladığımız, ağlarken güldüğümüz bir oyun bu. Gürül gürül, usul usul akan ırmak, bir bardak çay sıcaklığı, bir dost meclisinin anason kokulu coşkusu var bu oyunda. Hayal desek, değil… Gerçek desek, değil… Şarkılar, türküler, insan, kuş, ağaç, kitap, dağ, taş koyun koyuna bu oyunda. Ege Denizi’nin sakin, hülyalı, bilge maviliğinde koca yürekli bir destan bu oyun.
3. Lüküs Hayat
Cumhuriyetin ilanıyla ülkemizdeki Batılılaşma hareketi hız kazanır. Bir yanda Batının teknolojisi ve yaşam biçimi örnek alınarak medeni ilerlemeler kaydedilirken; diğer yanda bu anlayışı şeklen benimseyen, alafranga tavrı ve hatta değerleri taklit eden bir sınıf türer. Lüküs Hayat müzikalinde işte bu ortamın komik bir tablosu çizilir. Lüks hayat ve parayla saadet hülyaları… Gösteriş, şaşaa, para ve sefa. İşte alafranga! Lakin abartı, özenti, müsriflik ve cefa. Lüküs Hayat Devlet Tiyatrolarında ilk defa…
4. Keşanlı Ali Destanı
Türk Tiyatrosu’nun ilk yerli epik oyunu Keşanlı Ali Destanı; ilk kez farklı bir yorumla seyircisiyle buluşuyor. Oyun; seyircinin “gecekondulaşma” gerçeğinin içine yolculuğunu sağlayarak,yazarın ve oyunun “ne dediğine” bugünden bakarak, çağımıza taşıyor. Toplumsal ve siyasal gerçeklerimiz!
Köyden kentte bir anlamda “mecburi” göç! Gecekondulunun eşikte kalma hali! Kısaca hayallerimiz, sevdamız, yine bizden olan tiyatro biçimi ve öğeleriyle sahneleniyor.
5. Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz
Devlet-birey ilişkisi vatandaş Yaşar Yaşamaz’ın başından geçenlerle hicvediliyor. Bürokrasi karşısında hep ezilen Yaşar bir hayat okulu olan cezaevinde değişim geçirir.
6. Bana Bir Şeyhler Oluyor
Her gün gazetelerin üçüncü sayfalarında trajedilerini okuduğumuz insanları konu alır.
7. Tersine Dünya
Oyunda “Kadınlarla erkeklerin rollerini değiş tokuş ettiği bir dünya nasıl olurdu?” sorusuna cevap veriliyor. “Tersine Dünya” kadın ve erkek rollerini ironik ve eğlenceli bir üslupla tersine çevirerek, gündelik ilişkilerden, namus kavramına kadar bir çok konuda izleyiciyi cinsiyetler üzerine ezberleriyle yüzleştiriyor.
8. Şekspir Müzikali
Doğarız ve ölürüz: bu ikisi arasında da bir şeyler yaşarız. “7” müzikali bu “bir şeyler” üzerinedir. Ergenlikle yaşlılık arasında insanın geçtiği birtakım “durakların”, “7 perdelik ömrümüzün” müzikalidir “7”.
9. Zamsalak
Nejat Uygur tiyatrosunun en çok izlenen oyunlarından biridir. “Seni döverim, ama dayak yerim diye korkarım,” repliği ile akıllara kazınmıştır.
10. Azınlık
Okumayan, cahil kalmayı tercih eden bir kitlenin bugünkü durumunu anlatan.. “Böyle bir toplumda sanat ne olur, eğitim ve sağlık ne durumda olur”u irdeleyen ve sorgulayan bir oyun “Azınlık”.
- Bir Yazar Beş Soru: Yonca Tandoğan - 5 Aralık 2024
- Onur Özkoparan Editörlük Atölyesi Başlıyor! - 20 Kasım 2024
- Bir Yazar beş Soru: Bilal Aydın - 17 Kasım 2024