Ayhan Görgülü, Sonbahar Depremi kitabının devamı olan Bio Terapi‘de, Cemal ve müstakbel eski karısı Umut’un enkazını devralarak yepyeni bir hikâye kurguluyor. Bu defa sadece Cemal’i ön plana çıkarmayan, oyuna Umut’u dâhil eden Görgülü, ikilinin profesyonel yardım alarak kendileriyle, yaptıklarıyla yüzleşmesini sağlarken, ikisinin de hayata yeniden başlamasını konu ediyor.
Ayhan Görgülü, Sonbahar Depremi adlı kitabında, orta yaşlı, hovarda, yaşamaya düşkün Cemal karakteri üzerinden günümüzün gelip geçici ilişkilerini masaya yatırıp gönül meselelerini de içinde bulunduğumuz çağda tüketilmeye mahkûm diğer birçok şey gibi aynı kefeye koyuyordu. Ancak nereye konacağını bilemeyen gönlün, baltaya taşa vurmasıyla tüm düzeni, normali, standardı bozulan Cemal’in nasıl bir enkaza dönüştüğünü okumuştuk Sonbahar Depremi‘nde. Ayhan Görgülü, yine A7 Kitap etiketiyle yayımlanan ve Sonbahar Depremi’nin devamı olan Bio Terapi‘de ise Cemal ve müstakbel eski karısı Umut’un enkazını devralarak yepyeni bir hikâye kurguluyor. Bu defa sadece Cemal’i ön plana çıkarmayan, oyuna Umut’u dâhil eden Görgülü, ikilinin profesyonel yardım alarak kendileriyle, yaptıklarıyla yüzleşmesini sağlarken, ikisinin de hayata yeniden başlamasını konu ediyor.
Umut, yakın zaman sonraki eski kocası olacak Cemal’in kendini başta Aylin ve Zeynep olmak üzere birçok kadınla aldattığını öğrendikten sonra perişan bir hâle düşmüştür. Günlerce yataktan çıkmaz, kızı ve oğluyla bile konuşmayı zül olarak görmeye başlamıştır. Depresyonun dibini yaşayan Umut, bir çıkar yol da bulamamaktadır. Yemeden içmeden kesilmiş, kendisine yapılan bu haksızlığı kaldırmaya gram gücü kalmamıştır.
Ne yapıp edeceğini düşünürken bir arkadaşı ona, boşandıktan sonra başladığı bir klinikten bahseder. Burası sadece bir psikiyatri ve psikoloji kliniği değildir. Bio enerji tedavisinden nefes egzersizlerine, masaja ve daha pek çok alternatif tıp tedavilerinin uygulandığı bir yerdir. Umut da artık içinde bulunduğu durumdan kurtulmak istediği için arkadaşının emiri vaki olsa da aldığı randevuyla kliniğe gider. Burada yapılan birtakım tahlil ve tetkiklerden sonra Umut’un tedavi süreci başlar. İnsanın çakralarını açarak ruhen ve bedenen rahatlamasını sağlayan bu programda gün geçtikçe kendini bir yüzleşmenin içinde bulur Umut. Adım adım da olsa bugünden geçmişe giderek neler yaşadığını, neler yaptığını günahıyla sevabıyla önüne koyar. Ellerini başının arasına alıp bolca düşünür. Bütün günahı Cemal’e yıkıp elinde ne var ne yok alarak Cemal’i süründürmek isteyen Umut, kendi hatalarını da görmeye başlar ve içinde ne kadar irin varsa hepsini çıkarır.
Diğer taraftaysa Cemal, Umut’tan çok daha beter hâldedir. Evden kovulunca ofisinde yatar olmuştur. Bütün hislerini alkolle dindirmeye çalışır. Ancak her gün daha da kötüye gitmeye başlar. Zihnini kaplayan düşüncelerle ve Umut’un hâlâ onu affedebileceği inancıyla kör olmuş bir vaziyette kendini şişelerin arasına gömer. Tutunacağı tek dal olan Aylin, Mersin’den annesini alıp İstanbul’a gelir fakat Cemal’e verdiği haber, Cemal’in kafasını iyice allak bullak eder. Zira Aylin hamiledir. Çocuğu doğurmaya da kararlıdır. Cemal bunu kabul etmez. Bunun üzerine Aylin bir daha karşısına çıkmamak üzere Mersin’e geri döner. Bu Cemal için ikinci bir yıkım olmuştur. Zeynep’ten yardım ister. Zeynep, bir süreliğine de olsa Cemal’e yardımcı olsa da bir yerden sonra onunla da ipleri koparır. Yapayalnız kalan Cemal, her kadehte daha da dibe vurmaktadır.
Ne zamandır görüşmediği en yakın arkadaşı Yücel’le buluşmak için onu arar ve ne hâllere düştüğünü anlatır. Yücel de Cemal’e gittiği klinikten bahseder. Yücel de karısından boşanmıştır. Aşağı yukarı aynı yollardan geçmiştir fakat bu kliniğe başlayınca kısa süre içinde hayatındaki her şeyin baştan aşağı değiştiğini söyler ve Cemal’e de bu kliniği tavsiye eder. Tahmin edileceği üzere, bu klinik Umut’un gittiği kliniktir. Cemal’e de tahliller, tetkikler yapılır. Onu mustarip olduğu sorun iyice incelenerek ona göre bir tedavi programı çıkarılır.
Cemal de tıpkı Umut gibi üç aylık bir tedavi programına başlar. Alternatif tıbbın tüm olanaklarıyla beraber terapide alır ve yine o da Umut gibi geçmişe doğru bir yolculuğa çıkar. Sonra “zaman durur”, hayat, bildiği gibi akmaya devam eder…
Ayhan Görgülü, Bio Terapi kitabında, Sonbahar Depremi kitabından arta kalan iki enkazı, Umut ve Cemal’i bulundukları yerden kaldırıp kendileriyle yüzleştirmeye girişiyor. Girişte bahsettiğim gibi Umut’un eşit rol dağılımında bu kitapta kendine daha fazla yer bulması, Cemal’in yaşadıklarıyla kendi yaşadıkları arasında okur nezdinde bir mukayese yapma imkânı sağlıyor. Ayhan Görgülü’nün kör göze parmak hesabı kolayca dramatik hâle getirilebilecek bir konuyu alternatif tıp vesilesiyle ele alması, kitabın çoğunlukla iki tarafın da terapi alması nedeniyle diyaloglarla ilerlemesi okuru hem Umut’u hem de Cemal’i daha yakından tanımaya sevk ederken, ikisinin yaptığı içsel yolculuk ve yüzleşme sayesinde kendilerinden de bir şeyler bulabilecekleri bir hikâyenin içinde bulmalarına neden oluyor. Bio Terapi, hayatın içindeki rolümüzü kendimizin belirlediği gerçeğini ortaya koyan, derdini iyi bir yerden tutarak aktaran sürükleyici bir roman.
- Kabullen, İçe Dön, Devam Et!: “Bio Terapi” Kitap İncelemesi - 19 Mayıs 2025
- Yapay Zekâ Hakkında Her Şey: “Yapay Zekâ 101” Kitap İncelemesi - 11 Mayıs 2025
- Ölüm de Varoluşa Tabidir! Kalk Son Gününe Veda Et Kitap İncelemesi - 5 Mayıs 2025