Yazar: 11:29 Kitap İncelemesi

“Kayıt Dışı Hayatlar”ın Trajik Öyküsü

Kendi konforlu hayatlarımızda görmezden geldiğimiz mültecilerin damarına işlemiş olan korkuyu, doğal bir dil ve bol diyaloglu anlatımıyla gerçekçi bir şekilde okura sunan Kayıt Dışı Hayatlar, Ayhan Görgülü’nün görsel hafızasıyla daha da canlı bir hale bürünerek bu yaşamları unutmamamızı sağlayan bir metin olarak karşımıza çıkıyor. Kayı Dışı Hayatlar, her ne kadar yalnızca Bazin ailesinin dramını anlatıyor gibi görünse de bölgedeki insanların ve genel olarak bütün göçmenlerin kaderini başarıyla yansıtıyor ve karakterlerin ön plana çıkarak birinci ağızdan yaşadıklarını anlatmasıyla hafızalara kazınıyor. 

2014 – 2015 yılları Türkiye politik tarihinde büyük bir öneme sahipken yine aynı yıllar sayıları milyonlarla ifade edilen göçmenlerin Türkiye’nin gündemine oturduğu dönemdir. Savaşların yaşandığı, etnik temizliklerin yapıldığı dünyanın geri kalmış bölgelerinden uygar bölgelere ulaşmak isteyen milyonların geçiş bölgesidir Türkiye. Dramlar sınırdan girişle başlar. Günlük yaşamda çok azımızın farkına vardığı bu hayatlar, bazen Türkiye’den de kaçmayı başararak amacına ulaşır bazen de hayal olarak kalır, ölmüş bedenler toprağa gömülür,” diyor Ayhan Görgülü, A7 Kitap etiketiyle yayımlanan Kayıt Dışı Hayatlar adlı romanının “Giriş” bölümünde. Alıntıda belirtilen tarihler Türkiye’nin hali hazırda “yeni” bir dönemece giren “süreç”in kaçıncı versiyonuyken, hemen yanı başımızda kökten dinci terör örgütü IŞİD tüm bölgeye kan kustururken, vatanları, sokakları, evleri yıkılmış, aileleri perişan olmuş insanlar yasa dışı veya normal yollardan Türkiye’ye göç ediyordu. Televizyonlar sınır hattındaki o insanlık dışı görüntüleri yayınlarken bizler sıcacık evlerimizde yarın işe gitmenin ne kadar büyük bir problem olduğuna dair kafamızı yorarken dikenli tellerde yaşanan ölüm kalım mücadelesini “mışçasına” yorumlarla üzüntülerimizi dışa vurarak bir anlamda kendimizi tatmin ediyorduk. 

Sınırı geçmek bir iş, geçtikten sonra hayata; dilini, kültürünü bilmediğin yabancı bir ülkede devam etmek başka bir işti. Ayhan Görgülü’nün Kayıt Dışı Hayatlar romanı da işte bu iki ucu çamura batmış ince değneğin üzerinde yürümeye çalışan bir ailenin özelinde, günümüzün en yaralayıcı konularından biri olan göç ve mültecilik sorununa parmak basan, Kobani Olayları ve ülkenin kaderini değiştirecek seçim atmosferinde mecbur kalınan yaşamlara ışık tutuyor. 

Orta Doğu’nun bitmek bilmeyen savaşlarındaki, etnik temizlik, açlık, ölümler, yoksulluk gibi sebeplerle doğdukları yerlerinden göç etmek zorunda kalıp daha uygar yerlere gitme hayalini kuran bir ailenin trajik öyküsünü anlatan Kayıt Dışı Hayatlar, milyonlarca insanın ya kalmak ya da medeniyete daha da yakın olmak için bir geçiş yolu olarak kullandıkları Türkiye’ye geçmeyi “başarmış” insanların bireysel gündelik yaşamları üzerinden elle tutulur hale getiriyor. Dil, din, ırk tanımayan, bütün hikâyelerin aşağı yukarı benzer sorunlarla sonlanan göç meselesini bu bireysellik vesilesiyle evrensel bir dille aktaran roman, aynı zamanda “o” insanların umut ve hayallerini de öyküsüne katıyor. 

Kendi konforlu hayatlarımızda görmezden geldiğimiz mültecilerin damarına işlemiş olan korkuyu, doğal bir dil ve bol diyaloglu anlatımıyla gerçekçi bir şekilde okura sunan Kayıt Dışı Hayatlar, Ayhan Görgülü’nün görsel hafızasıyla daha da canlı bir hale bürünerek bu yaşamları unutmamamızı sağlayan bir metin olarak karşımıza çıkıyor. Kayı Dışı Hayatlar, her ne kadar yalnızca Bazin ailesinin dramını anlatıyor gibi görünse de bölgedeki insanların ve genel olarak bütün göçmenlerin kaderini başarıyla yansıtıyor ve karakterlerin ön plana çıkarak birinci ağızdan yaşadıklarını anlatmasıyla hafızalara kazınıyor. 

Editör: Melike Kara

Visited 16 times, 16 visit(s) today
Close
Exit mobile version